6 (12), 2013
Ömer TORLAK, Volkan DOĞAN & Behçet Yalın ÖZKARAÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNİN YAŞAMLARINDA ALGILADIKLARI ZAMAN BASKISININ PLANSIZ SATIN ALMA EĞİLİMLERİ ÜZERİNDEKİ ETKİSİ
Alışverişin değişen yapısı ve tüketici davranışı üzerindeki etkileri pazarlama literatürü ve uygulamacıları açısından önemli çıkarımlar sunmaktadır. Günlük yaşamda hissedilen za-man baskısı ile plansız satın alma eğilimi arasındaki ilişkiler de bu kapsamda önemli gö-rülmektedir. Bu çalışmanın amacı, algılanan zaman baskısının plansız satın alma eğilimi üzerindeki etkisini üniversite öğrencileri kapsamında incelemektir. Bu amaç doğrultu-sunda Eskişehir’deki üniversite öğrencilerini kapsayan bir araştırma gerçekleştirilmiştir. Araştırma sonuçlarına göre; algılanan zaman baskısının plansız satın alma eğilimi üze-rinde pozitif yönde anlamlı bir etkiye sahip olduğu, kız üniversite öğrencilerinin algıla-dıkları zaman baskısının ve plansız satın alma eğilimlerinin erkek üniversite öğrencilerine kıyasla daha yüksek olduğu görülmüştür.
Anahtar Kelimeler: Algılanan zaman baskısı, plansız satın alma eğilimi, genç tüketiciler, üniversite öğrencileri.
[PDF]
Anahtar Kelimeler: Algılanan zaman baskısı, plansız satın alma eğilimi, genç tüketiciler, üniversite öğrencileri.
[PDF]
Sumeyra DUMAN KURT & Mustafa TANYERİ
DAVRANIŞSAL EKONOMİ YAKLAŞIMLARININ ÜRÜN İLGİLENİM SEVİYESİNE GÖRE İNCELENMESİ
İnsanların karar verirken her zaman “en iyi”yi aramadıklarını, bazen “iyi”nin de onlar için yeterli olabildiğini, irrasyonel kararlar da verebildiğini belirten “davranışsal ekono-mi”, ekonominin temel varsayımı olan “homo ekonomikus”u sorgulamaktadır. Beklenti kuramı ile geniş yankı bulan bu çalışma alanı, belirsizlik ve risk altında karar verme durumlarında bireylerin irrasyonel kararlar verebileceğini ya da başka bir ifade ile bek-lenen fayda kuramında belirtildiği şekilde karar vermeyebileceğini belirtmektedir. Bu çalışmanın amacı, davranışsal ekonomi alanında gerçekleştirilen araştırmaların pazarla-ma bakış açısıyla yeniden uygulanması durumunda ortaya çıkan karar verme davranışı-nı gözlemlemektir. Çalışma, davranışsal ekonomi yazınında gerçekleştirilen çalışmalar-dan yola çıkarak dört ana konuyu; çerçeveleme etkisi, referansa bağlılık, zihinsel muha-sebe ve batık maliyet hatasını pazarlama bakış açısıyla yeniden değerlendirmektedir. Davranışsal ekonomi konularında ürün ilgilenim seviyesine göre sonuçların farklılaşıp farklılaşmadığını görebilmek amacıyla, yaklaşımlarda yüksek ilgi duyulan ve düşük ilgi duyulan ürünler kullanılmıştır. Çalışmada varsayımsal seçim soruları içeren anketler kolayda örnekleme yöntemiyle tüketicilere uygulanmıştır. Böylece davranışsal ekonomi yaklaşımlarının tüketici davranışı açısından neler ifade edebileceğinin yanı sıra, bu dav-ranışın ürün ilgilenim düzeyine göre değişip değişmediği irdelenmiştir. Çalışmada so-nuç olarak söz konusu dört ana konu ile ilgili bulguların ürün ilgilenim seviyesine göre farklılaştığı görülmüştür.
Anahtar Kelimeler: Davranışsal Ekonomi, Beklenti Kuramı, Tüketici Karar Verme Dav-ranışı, Ürün İlgilenim Seviyesi, Hazcı-Faydacı Ürün Özellikleri
[PDF]
Anahtar Kelimeler: Davranışsal Ekonomi, Beklenti Kuramı, Tüketici Karar Verme Dav-ranışı, Ürün İlgilenim Seviyesi, Hazcı-Faydacı Ürün Özellikleri
[PDF]
Tülay YENİÇERİ & Kamile GÜNER
ENERJİ VERİMLİ ÜRÜNLERE KARŞI TUTUMUN VE ÇEVRE BİLİNCİNİN SATIN ALMA NİYETİNE ETKİLERİ ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA
Bu çalışmada, tüketicilerin enerji verimli ürünleri satın alma niyetine yönelik bir model oluşturulmuş ve test edilmiştir. Tüketicilerin enerji verimli ürünlere duydukları güven, enerji verimli ürünlere karşı tutumları, çevre bilinci ve enerji verimli ürün satın alma niyeti arasındaki ilişkiler yapısal eşitlik modeli ile test edilmiştir. Araştırmanın amaç ve kapsamına uygun olarak bir anket formu geliştirilmiştir. Anket soruları, son üç yıl içeri-sinde beyaz eşya ve/veya elektrikli ev eşyası satın alan Aksaray ilindeki tüketicilere yö-neltilmiştir. Eksik ve hatalı doldurulan anketlerin elenmesiyle 362 anket formu analize dâhil edilmiştir. Yapısal eşitlik modeli uygulaması sonucunda, tüketicilerin enerji verimli ürünlere karşı duydukları güvenin tutumları üzerinde etkili olduğu ve tutumların da tüketicilerin enerji verimli ürün satın alma niyetini etkilediği tespit edilmiştir. Araştır-madan elde edilen diğer bir sonuç da göre çevre bilinçli tüketici davranışının enerji ve-rimli ürün satın alma niyeti üzerinde pozitif etkisi olduğudur.
Anahtar Kelimeler: Enerji Verimli Ürünler, Enerji Verimli Ürünlere Karşı Tu-tum, Çevre Bilinci, Tüketici Davranışı, Yapısal Eşitlik Modeli
[PDF]
Anahtar Kelimeler: Enerji Verimli Ürünler, Enerji Verimli Ürünlere Karşı Tu-tum, Çevre Bilinci, Tüketici Davranışı, Yapısal Eşitlik Modeli
[PDF]
Bilge AYKOL & Manolya AKSATAN
AKIŞ TEORİSİNİN MÜZE ZİYARETLERİNE UYGULANABİLİRLİĞİNE DAİR KAVRAMSAL BİR MODEL VE ARAŞTIRMA ÖNERİLERİ
Odaklanma, dalıp gitme, öz-bilinç kaybı, zaman mefhumunu yitirme ve mutluluk ile ta-nımlanan bir zihinsel durum olan akış, aynı zamanda bireylerin müze ziyaretleri sırasında yaşadıkları psikolojik durumu da yansıtmaktadır. Bu çalışmanın amacı, akış teorisinin, müze ziyareti deneyimini açıklamak için nasıl kullanılabileceğini tartışmak, araştırma öne-rileri geliştirmek ve müze yöneticilerine önerilerde bulunmaktır. Müze ziyareti deneyimi kapsamında akış, dikkatin yoğunlaşması, zamanın dönüşümü, öz bilinç kaybı ve mutlu-luk faktörlerinden oluşan yüksek düzeyde bir yapı olarak kavramsallaştırılmıştır. Akışın öncülü, deneyimin içerdiği güçlükler ile ziyaretçinin yetkinlikleri arasındaki dengedir. Modele göre akışın, yaşattığı olumlu duygular ve müze ziyareti deneyiminden beklentileri karşılaması nedeniyle ziyaretçi memnuniyeti üzerinde olumlu etkisinin olması, bu mem-nuniyetin ise tekrar ziyaret etme ve müze ziyaretini başkalarına önerme niyeti ile sonuç-lanması beklenmektedir. Model, akışın kültür/sanat organizasyonlarının kontrolü altında olabileceğini, diğer bir deyişle, bu organizasyonların güçlük ve yetkinlikler arasındaki dengeyi yöneterek ziyaretçiler için akış deneyimi yaratabileceğini ve bu deneyimi zengin-leştirebileceğini öne sürmektedir. Bu anlamda, özellikle müzelerin pazara sundukları de-neyimlerin tasarımı ve ziyaretçi eğitimi konularında müze yöneticilerine yönelik çıkarım-lar yapılmıştır.
Anahtar Kelimeler: Akış teorisi, müze, kültür/sanat tüketimi, ziyaretçi memnuniyeti
[PDF]
Anahtar Kelimeler: Akış teorisi, müze, kültür/sanat tüketimi, ziyaretçi memnuniyeti
[PDF]
Pelin BALKIS & Gülfidan BARIŞ
ERKEKLER VE KİŞİSEL BAKIM: TÜRK ERKEKLERİNİN KOZMETİK ÜRÜNLERİ TÜKETME EĞİLİMLERİYLE İLİŞKİLİ DEĞİŞKENLER
Beden bireyin benlik yaratma aracıdır. Hem öz bakım hem de sosyal iletişim başarıları açısından kadınlar kadar erkeklerin de temel bakımlarını yapmaları, güzel görünmeleri gerekir. Bununla birlikte, kozmetik tüketimi erkeklere yasaklı bir alan gibi görülebilmek-tedir. Ancak büyüyen erkek kozmetik pazarı, tüketicilerin bu alanda aktif rol almaya başladığını göstermektedir. Online ortamda, Türkiye’nin 75 ilinden katılımcı ile yapılan araştırmada yaşları 20-49 arasında değişen 326 Türk erkeğinin, fiziksel olarak çekici görünme istekleri, benliklerini yaratabileceklerine yönelik inançları, sağlıklı görünme istekleri, kariyerlerine verdikleri önem yükseldikçe kozmetik tüketimlerinin de yüksel-diği bulunmuştur. Beklenildiği gibi kültürel algılar kozmetik tüketimini negatif etkile-mekte, lakin beklenilenin aksine yaşlanma algısı Türk erkeğinin kozmetik ürün tüketme eğilimini etkilememektedir. Erkek tüketicilerin kozmetik tüketim eğilimlerini incelemeyi hedefleyen, anket formu ile toplanılan verileri SPSS 15.0 ile analiz eden ve temelde ilişki araştıran bu araştırmanın katkısı; kariyer odağı ile kozmetik tüketimini ilişkilendiren ilk çalışmalardan biri olmasıdır.
Anahtar Kelimeler: Erkek tüketici, kozmetik, benlik, yaşlanma, kültür, kariyer
[PDF]
Anahtar Kelimeler: Erkek tüketici, kozmetik, benlik, yaşlanma, kültür, kariyer
[PDF]
Bayram Zafer ERDOĞAN & Mahmut Sami İŞLEK
PAZARLAMAYA FARKLI YAKLAŞIMLAR VE KÜLTÜRÜN BU YAKLAŞIMLAR ÜZERİNDEKİ ROLÜ: ANGLO-SAKSON, ALP-GERMEN VE ANADOLU YAKLAŞIMLARI KARŞILAŞTIRILMASI
Sosyal bilimlerin bütün disiplinlerinde olduğu gibi pazarlama biliminde de farklı bakış açılarının toplumsal ve kültürel bağlamını dışarıda tutmak mümkün değildir. Sosyal bi-limlerin her bir dalı hipotezlerini, tanımlarını ve kavramlarını ortaya koyarken toplumsal ve kültürel bağlamdan etkilenmektedir. Anglo-Sakson (İşlemsel) ve Alp-Germen (İlişkisel) pazarlama yaklaşımlarının birbirlerinden ne derece farklılaştığını kültürel bağlamda ele almak günümüz pazarlama yazını için önemlidir. Pazarlamaya farklı bir yaklaşım olarak ortaya konan ve köklerini Ahilik geleneğinde alan Anadolu yaklaşımı bu çalışma kapsa-mında incelenmiştir. Bu çalışmada amaçlanan; genel olarak bilimin, özelde ise pazarlama biliminin toplum ve kültürle ilişkili olduğu ve farklı toplumsal ve kültürel kodların farklı yaklaşımlara temel olduğu düşüncesidir. Bu amaçla, üç farklı pazarlama yaklaşımının top-lumsal-kültürel boyutlarının bir karşılaştırılması yapılmış ve farklı yaklaşımların köke-ninde kültürel bağlam analiz edilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Pazarlama Teorisi, Kültür Boyutları, İşlemsel Pazarlama, İlişkisel Pa-zarlama, Pazarlamaya Anadolu Yaklaşımı
[PDF]
Anahtar Kelimeler: Pazarlama Teorisi, Kültür Boyutları, İşlemsel Pazarlama, İlişkisel Pa-zarlama, Pazarlamaya Anadolu Yaklaşımı
[PDF]
